header photo

27 Mart 2010 Cumartesi

mutlu ol!

Evli Adam müthiş bir gazetecilik örneği sergilemiş. Üşenmemiş!, gitmiş bir Rus fahişeyle röportaj yapmış. Tam 44 dakikalık bu röportaj çok ilgimi çekti. Çünkü burada bu Rus hatun kişisinin neden bu işi yaptığını, nelerle, kimlerle karşılaştığını, nasıl çalıştığını filan öğrenebiliyoruz. Çok bilgilendirici, kıskandım Evli Adam'ı.

Ama benim burada en çok ilgimi çeken şey, ablanın şu cümleleri oldu:

"Burada ben goruyorum Turk çok seviyor aglamak. Çok aglamak. Film aglamak. Çok seviyor aglamak... Mutlu ol! Mutlu ol!. Nasıl bugün güzel yamuş!! Rahat ol, mutlu ol! Bende çucuk güzel, bende hanım var, bende ev var, bende iş var, bende saglık var. Gül, mutlu ol!"

Nasıl? Süper değil mi sizce de?

Hani "hayat okulu" derler ya... İşte bu abla da okulun en "kral" hocası bence!

21 Mart 2010 Pazar

canli intihar!



En az 10 yıl önce Ankara'dan bir kare... Türk medya tarihine geçebilir: canlı yayında intihar ve intihar sırasında röportaj! Yürü be Türk medyası! Kim tutar seni!

18 Mart 2010 Perşembe

tanıyabildiniz mi?



şu haliyle ne "kötü adam" oynarmış be!

güzel şeyler - III



didem inselel

ps: umarım mete inselel ile bir ilgisi yoktur!

5 Mart 2010 Cuma

sevgili kadınlar, lüften dikkat!



Sevgili kadınlar,

Kadınlar Günü hatırına sizden birkaç talebim olacak. Emin olun, bu taleplerimi yerine getirmeniz sizin çıkarınıza...

-Öncelikle bırakın bu Kadınlar Günü zırvalıklarını. Hani ne oldu feminist duruşunuza? Yapsanıza "beni sadece yılın bir tek günü hatırlayan zihniyetin götüne koyim" geyiklerini!

-Sırf moda ayaklarına abuk subuk şeyler giyip adamın asabını bozmayın. Nedir lan hala o Ugg modası??? Gerçi genelde yeni yetme bebeler tercih ediyo bunu hala ama, olsun. Bir de şu dar paça jean olayına bi son verin artık ne olur. Leggings mi ne diyolarmış. Altına da spor ayakkabı giyiyosunuz ya, hiç olmuyor. Hele topuklu hiç olmuyor. Hani kısrak gibi bi hatun olursun, bacak boyun 1.20 olur anlarım. Ama götten bacak klasik Türk vücut tipine hiç olmuyor, söyleyeyim. Köküne kıran mı girdi lan klasik kesim kotların?

-Ne olur parfümle "yıkanmayın"! Bir iki fıs fıs yeter de artar. Arkanızda yürürken parfüm kokusundan boğulmak zorunda değiliz.

-Kıyafet alırken ve bunları giyerken hemcinslerinizi değil, erkekleri düşünün. Siz de rahat edin, biz de edelim!

-Dedikoduyu erkekler de sever. Giyim kuşam konusunda biz erkekler bolca sizin dedikodunuzu yapıyoruz, aklınızdan çıkarmayın!

-Berbat araba kullanıyorsunuz, bunu kabul edin!

-Konuşurken küçük kız çocuğu taklidini nooolur yapmayın artık! O nedir ya?

-Peki o çiçek takıntınız nedir kuzum? Ne kadar çiçek alsak yine de kesmiyo sizi. Götürüp bi çiçek tarlasına atasım geliyo bazılarınızı, ona göre!

-Ha bir de şu erkeklerle ilişkiler mevzusu var ki, o olaya hiç girmek istemiyorum. Kısaca "verecekseniz verin, fazla kanırtmayın" demek istiyorum.

4 Mart 2010 Perşembe

iyi müzik

güzel şeyler -II



Christiane Paul... kendisiyle "Im Juli"de tanışmıştık.

hoşgeldim!

Birkaç gün seyahatteydim. Dünyanın en sıkıcı şehirlerinden birine, Brüksel'e gittim. Gitmez olaydım. O ne rüzgar, o ne yağmur, o ne soğuk kardeşim! Nasıl yaşıyolar bu memlekette? Sokaklardaki bütün çöp kutuları kırık şemsiyelerle doluydu. Ama yediğim en güzel çikolata buradaydı. Bizim yediklerimiz samanmış, saman...



Sıkıcı birkaç günü bana unutturacak en güzel şeyi, Grand Platz'ın kenar sokaklarından birindeki bir jazz club'ı, ancak son gün keşfedebildim. Müthiş müzik yapan 70'lik birkaç delikanlı ve o kulüp, memleketime bir kez daha sövmemi sağladı. Niye böyle yerler yok a.q. bizim buralarda? Ha, bir de günübirlik Amsterdam'a kaçış, gecenin bir vakti dönüş, Amsterdam geyikleri filan da olmazsa olmaz. Belki başka bir zaman anlatırım.