header photo

9 Ocak 2010 Cumartesi

anne-çocuk bloglarının alayına...

Şu annelerin bebelerini anlattığı bloglara nasıl uyuzum anlatamam. "Bugün gazı vardı bebişimin, dayanamadım gözyaşlarına... ay bir elbise almış halası, prensesler gibi oldu minik kızım, bugün oğluşum bokunda boncuk buldu nasıl sevindik ailecek.." gibi yazanları saçlarından sürükleyesim geliyor.

Bu tür blog yazan kadınların profili de genelde şöyle: Bunlar en az 33 yaşında anne olmuş, çünkü o güne kadar paso sürtmüş ve bir tabur askerle yatmış en sonunda da bi dangalağı kafalayıp evlenmiş; ya da yok kariyerdi, yok ilim irfandı derken kendini işe güce adamış hırs küpü ve kavanoz dibi gözlüklü entel dantel görünümlü kadınlar.



Bu iki grup kadının da maddi sorunu yoktur. Ya aileleri varlıklıdır, ya da kocaları. Evinde yardımcı kadını, bebek bakıcısı filan olan, bebeleri aylığı 2-3 bin liralık kreşlere gönderen, altında cipi olan, büyük "mall"lardaki çocuk mağazalarını talan eden ve tabii bu arada kendine de sürekli kıyafet alan, bu yüzden elinde sürekli poşetler olan, "ay şekerim geçen gün harvey nichols'tan bi elbise aldııım, üzerindeki yarak desenini bir görseeen, bayılırsın" diye konuşan kadınlardır bunlar. Daha fazla uzatmayayım, bu türler acayip organize olmuş ve dayanışma içindeler. Hepsi birbirinin bloguna filan üye. Hatta bebeleri bir araya getirip karşılaştırıyolar filan. "Benimkinin pipisi daha şimdiden 5 cm. Ay o da bişey mi benimkini kreşte kızlar Rocco Jr. diye çağırıyolarmış".. Off of, şimdi bunlar beni bulup, Burberries şemsiyeleriyle döverler bir de...

Çocuk sevmezdim eskiden ama şimdi benim de bir bebem var. Tamam şimdi herşey farklı ama yediği her haltı da kalkıp cümle aleme anlatacak değilim. Maalesef bu tür kadınlardan tanıdıklarım da var. Ayıp olmasın diye bloglarına üye olmuşluğum da. Ama yeni posta uyarılarını gördükçe içim daralıyor, klavyeyi kafalarına geçiresim geliyor.

Kimisi diyor ki, "ben bu blogu ileride bebem okusun, ne kadar möhteşem bir anası var görsün diye yazıyorum." Ulan bebe bunları ergenlik çağına gelip de okuduğunda ana avrat düz gidecek sana haberin yok. Ha belki 30-40 yaşına filan gelince okurken biraz hüzünlenir. "Rahmetli anacım beni ne zor şartlarda büyütmüş. Bak körolası babam bi satır yazmış mı?" diyebilir. Ama o zaman da iş işten geçmiş olacak. Hem bakalım internet denen şey hala var olacak mı?

0 dedi bi başkası: